Balık Avı Tercihi Balığın Olup Olmayacağını Belirler :
Balıkçılık Nedir?
Balığın üremesi, beslenmesi ve büyümesi için hiç bir çaba harcamadan nadas yapılan iş koludur. Üretim adına hiç bir çaba harcanmaz. Balığın üremesi için yapılması gereken denizi kirletmemek, meraları bozmamak, yumurtlama döneminde balıkları doğal ortamlarında rahatsız etmektir. Üreme faaliyetinden sonra yavru balıkların büyümesine müsaade etmektir. Yani balıklara gölge etmemektir. Deniz yaşamının bizden istediği hiç bir şey yoktur. Tek yapmamız gereken yavru balıkların büyümesine izin vermektir. Balıklar ekonomik boya ulaştıktan sonra avlanırsa balıkçılığımız bizi zenginleştirecek sektörlerin başında yerini alır.
Balıkçılık Tek Başına Bir Ülkeyi Zengin Etmek İçin Yeterlidir
Balığın ekonomik boya ulaşmasına izin vermek meselenin temel anahtarıdır. Bu balıkçılıktan zengin olmak için yapmamız gereken tek şeydir. Eğer balığımızı en fazla geliri getirecek boyda avlarsak ve avımızı makul düzeyde tutarsak zenginleşmek kaçınılmaz olur. Çünkü bu şekilde avcılığın ve balığı mamul hale getirmenin çok fazla maliyeti yoktur. Ama getirisi çoktur.
En önemli getirisi yıllık besin ihtiyacımızın yarısına yakınını karşılama potansiyeline sahip olmasıdır. Bu durum mevcut üretim kalemleri bazında ihracata yöneltilecek miktarı arttırır. Balıkçılık sektöründen elde edilen gelir diğer üretim kalemlerinin teknolojik mamul ürünler haline getirilmesine imkan sağlar. Bu durum fazladan zenginleşme fırsatı sunar.
Balık Avı Tercihimizi Büyük Balık Avı Şeklinde Yapmalıyız
Balık avında ekonomik verimliliği göz önünde bulundurduğumuzda otomatik olarak büyük balık avına yönelmiş oluruz. Büyük balık avı yaptığımızda denizden aldığımız birim balık sayısı düşer. Böylece birim adetten daha fazla kiloda et tedarik ederiz. İhtiyaç olan hasat için daha az adette balık avı yeterli olur. Bu durumda daha az avlanan büyük balık miktarı hızla artacaktır.
Avın azalmasıyla beraber balık üzerindeki stres de azalacaktır. Bu balık meralarının daha kalabalıklaşmasını sağlayacak temel etkendir. Büyük balık avı konusunda belli bir yol aldıktan sonra yapılması gereken bu işin turizmini yaygınlaştırmaktır.
Balık Avı Turizminin Yaratacağı Zenginlik
Balık avı turizmi otellerin konaklama gün sayısını 200 gün civarına çıkarak zenginliği arttırır. Yoksa konuyu balık avından elde edilecek gelir düzeyinde düşünmek doğru olmaz. Şu an itibariyle ortalama konaklama gün sayımız 90 gün civarındadır. Bunun 200 güne çıkması gelirinde iki katına çıkması anlamına gelmektedir.
Büyük balık avı turuna katılan insanların gelir seviyesi normal turistlerin çok üzerindedir. Bu diğer hobi turizmi için de geçerlidir. Konaklama gün sayısını hobi turizmi üzerinden arttırmak, kişi başına turizm gelirinin de artması anlamına gelmektedir. Bu durum toplamda turizm gelirinin iki katından çok daha fazla artması kaçınılmazdır.
Büyük Balık Avı Turizmi Sportif Balıkçılığa Evrilir
Büyük balık avı 10 Kg geçmeye başladıktan sonra alıkonulması, taşınması ve temizlenip dağıtılması zor olmaya başlar. Yüksek gelirli katılımcıları balığın eti çok fazla ilgilendirmez. Onlar balık avının avcılık kısmıyla ilgilenirler. Bu sayede balık miktarını azaltmadan büyük balık avı turizmini sürdürmek mümkündür. Böylece balık stokları zarar görmeden balık avı turizminin zenginliklerinden faydalanabiliriz.
Balık avı turizminin ülke çapında yaygınlaşması denizcilik ve gemi yapımı konusunda ülkeyi başka bir boyuta taşır. Bir çok alternatif iş kollarının devreye girmesini sağlar. Ayrıca alternatif iş kolları ve konaklamanın artışıyla personel ihtiyacı ülkenin istihdam sorunu da çözer.
Bütün bu imkanlar ve zenginlik kaynakları önümüzde dururken acilen balık avı tercihlerimizi ekonomik boydaki balıkçılığa kaydırmamız zorunluluktur. Akıllı insanların tercihi bu olmak zorundadır. Şu andan itibaren bu ülke için en büyük zorunluluk budur.
Balık Avı Tercihi Balığın Olup Olmayacağını Belirler
Sportif Balıkçılığa Örnek Video: https://dai.ly/x27amn6
Ben balık avı tercihimi büyük balıktan yana yaptım. Büyük balık avı yapan birisi için ufak balık avı anlamını kaybediyor. Kısa bir süre bile oltaya balık vurmasa “ben burada ne yapıyorum. Bu kadar ufak balıkla uğraşmaya değer mi?” demeye başlıyorum. Ama büyük balık oltaya vurunca, büyük balıkla mücadele ederken ve en son balığı tekneye aldığımızda avın keyfine doyum olmuyor. Hem yaptığımız ava değiyor. Üstelik bir büyük balık hepimize yetiyor. Büyük balığın sevinci de daha büyük oluyor.
Kıyılarda ufak balıkların azalmasının sebebi nedir? Bu sorun nasıl aşılır?
Profesyonel balıkçı ve bir çok amatör balıkçı ufak balık avlama çabası içindedir. Özellikle Gırgır Tekneleri kıyılara kadar sokulup 18 m derinliği olan yerlerde balık avı yapmaktadır. Kıyılardaki ufak balık aşırı avcılıkla rahatsız edilerek göçe zorlanmaktadır. Balık aslında avcılıkla tüketilemez. Ama göçe zorlanan balık bir daha o meraya gelmezse denizde balık kalmaz. Tecrübelerime göre Gırgır ağlarıyla rahatsız edilen bir merada en az 4 sene balık olmamaktadır. Sanki o merada Gırgır ağlarının yapmış olduğu avın trajedisi kalmaktadır. Balıklar meraya hiç uğramamaktadır. Bu meralara ancak 4 – 5 yıl sonra balık uğramaya başlamaktadır.
Bu problemin çözümü büyük balık avına yönelip kıyıdaki ufak balıkları rahat bırakmaktır. Kıyılar balıkların üreme, beslenme ve koruma alanları olarak algılanmalıdır. Bu kültür amatör ve profesyonel balıkçıda oluşursa kıyılarda ufak balığın hızla arttığını görmek çok uzun zaman almaz. Kıyılar balıklara bırakıldıktan 4 – 5 sene sonra eski haline dönemeye başlar. Kıyılardaki ufak balık artışı büyük balıkları o meranın açığına çeker. Böylece büyük balık avı kolaylaşır. Büyük balık avına yöneldiğimizde ufak balıklara büyüme ve çoğalma fırsatı tanımış oluruz. Bu durum büyük balık stoklarının artmasını ve meranın zenginleşmesini sağlar. Buna en güzel örnekler; askeri bölgeler, koruma alanı olan milli parklar ve çevresine yaklaşmanın yasaklandığı adalardır. Sadece askeri alanların olduğu sahillere bakmak anlatılanları doğrulamak için yeterlidir.
Bugün güzel bir büyük balık avı yaptık. Artık ufak balık avıyla uğraşmanın benim için zor geleceğini hissedebiliyorum. Umarım bundan sonraki dönemde büyük balık avı yapmak benim için daha kolay olur.
İnşallah diyelim. Büyük balık avının kolay olması için öğrenilecek pek çok konu var. Ama en önemlisi balık avına çıkmak ve öğrenilenleri uygulamaktır. Uygulama öğrenilenlerin pekişmesini ve kalıcı olmasını sağlar.
Biz şimdiye kadar çok fazla imkanımız olmadığı için ufak balık avıyla yetinmek zorunda kaldık. Artık ufak balık avı bizi kesmiyor. Büyük Balık avı konusunda bize nasıl yardımcı olabilirsiniz? Bu konuda hiç deneyimimiz yok. Sitenizdeki videolardan gördüğüm kadarıyla büyük balığın tutulma aşamaları konusunda turda bilgi veriyorsunuz. Bu bilgilerle biz de büyük balık avı yapabilir miyiz?
Büyük balık avı turunu iki aşamalı olarak yapıyoruz. Birinci aşamada yemlik balık avı var. Bu aşamada yemlik balık olarak Palaut veya Zargana avı yapıyoruz. Sonrasında da Bu yemlik balıklarla Akya oltasını hazırlayıp büyük balık avına geçiyoruz. Akya oltasıyla her türlü büyük balığın avını yapmak mümkündür.
Her iki aşamaya başlarken oltayı biz salarız ve her aşamada neler yapılması gerektiğini uygulamalı olarak gösteririz. O an için uygulama yapma aşamasına gelmediğimiz konuları da teorik olarak anlatırız. Tur boyunca anlatılan her şeyi defalarca uygulayarak deneyim kazanmanızı sağlarız. Özellikle büyük balık avı yapılan turlarda öğrenilmesi gereken pek çok şeyin uygulamasını da yapmış olursunuz. Bu deneyim sizin büyük balık avı konusunda daha bilinçli olmanızı sağlar. Bu şekilde katıldığınız üç beş turdan sonra artık kendiniz büyük balık avı yapabilir aşamaya gelmiş olursunuz. Daha fazla deneyim edinmek için turlara devam ettiğinizde her turun ayrı bir tecrübe olduğunu bizzat yaşayarak gözlemlersiniz.
Balığımızı arttırmak için ilk alınması gereken tedbir ne olmalıdır? Bu tedbirin işe yaraması için başka neler yapılmalıdır?
Balığımızı arttırmak için öncelikle denetimi karaya almak gerekir. Karada belediyeler tarafından balık halleri, satış noktaları, balık lokantaları denetim altında tutulmalıdır. Hepsi belediye hudutları içinde olduğu için denetimi her an itibariyle değişik görevlilerle yapılabilir. Bu denetime maliyenin fatura kontrolü eklenmelidir. Bunları Tarım Köy İşleri Bakanlığı veya yeni kurulacak olan Deniz ve Balıkçılık Bakanlığı denetleyebilir. Eğer yasak balığın satışı engellenirse denizde kontrol yapmaya gerek kalmaz. Zaten denizde denetim yapılması mümkün olmayan bir iştir. Boşuna çabadır. Sadece ihbarlar olduğunda etkin çalışmak ve sonuç almak mümkündür. Rutin konrolün teknik olarak yapılması mümkün değildir. Boşuna kaynak israfıdır. Denetim karada çok az masrafla çok etkin ve rutin bir şekilde yapılabilir.
Karada denetimi sağladıktan sonra kıyıları balıklara bırakma yoluna gitmemiz gerekir. Balıklar kıyılarda huzur içinde üremeli, beslenmeli ve sığınak olarak kullanmalıdır. Kıyılarda ufak balık çoğalırsa onları avlamak için büyük balıklar kıyılara sokulmaya başlar. Bu durumda göçle gelen balıklar da kıyılarda daha uzun süreler kalmak zorunda kalır. Bazı seneler kıyılarda balık birikmesinin sebebi budur.
Bu iki işi yaparsak balığımız hızla artar. Bu durumda balık avı turizmi yapabiliriz. Bu durumda hem balık avından, hem de konaklamadan çok fazla turizm geliri elde edebiliriz. Tabii balık avı turizmi büyük balık avı turizmi şeklinde yapmalıyız. Böylece hem katılımcıları tatmin etme şansımız olur. Hem de daha az adet balık avlamış oluruz. Hedefimiz daha az adet balık avlayarak daha fazla tatmin elde etmek olmalıdır. Bu et tatmini olduğu gibi, av tatmini de olacaktır.
İnsanlar balık avı turizminden çok iyi paralar kazandıkça denizdeki balıklarına daha değerli bir gözle bakacak ve koruyacaktır. Bu aşamadan sonra balık ve deniz tam anlamıyla koruma altına girer.
Hayatta kendimi en rahat ve huzurlu hissettiğim yer balık avıdır. Tabii bunda denizde olmanın payı da çok büyüktür. Birde buna güzel bir sohbet eklendiğinde değme keyfime… Birde oltama balık takılırsa, tıpkı çifte kaymaklı ekmek kadayıfı gibi olur. Bu yüzden her sene Dubai’den Adrasan’da balık avına çıkacağın bir kaç günü iple çekmekteyim. Bu sene eşimde bana eşlik edince daha da keyifli oldu.
Balıkçılık hayattır.
Aslında farkına varabilirsek deniz ve balık avı bir ülkenin en büyük zenginliği olabilir. Birincisi rahatlamak iş stresini atmak ve akşamleyin eve yiyecek nevaleyi götürmek adına. Bu sayede hen balığı avlarken, hem de avlanan balığı aile bireyleriyle keyifle yerken kendimizi çok iyi hissedebiliriz. Bu durum bizim bireysel zenginliğimizdir.
Birde balık avı turizmi boyutu vardır. Balık avı turizmi boyutuna geçtiğimizde balık avı turlarını yabancı turistlerle yapabiliriz. Bu aşamaya geçtiğimizde ülkenin konaklama imkanları artacaktır. Konaklama imkanları artarken elde edilen turizm gelirleri de artacaktır. Üstelik büyük balık avı turlarına gelen turistlerin gelir seviyeleri normal turistin gelir seviyesinin çok üstündedir. Zaten hobi turizmi gelirleri her zaman daha fazla olur. Büyük balık avı turlarında denizden çok fazla balık alınmadığı için balık miktarında da bir azalma olmaz. Balık avı turizminden para kazanırken balığımızı arttırma şansımız da olur. Özellikle 15 Kg üstü balıkların alınması, taşınması, temizlenmesi ve dağıtılması zor olduğundan bir süre katılımcı balığı geri bırakma yolunu tercih etmektedir. Çünkü büyük balık avı turizmine katılanlar için etten ziyada balık avı mücadelesi önemlidir. Güzel bir mücadele her türlü etten çok daha önemlidir.